Sarhoştan Öğrendim Zor günlerin imami Ahmed bin Hanbel oğlu diyor ki: – Babam zindandan çıktıktan sonra sürekli bir sarhoşa dua edip duruyordu. Sordum, -Baba kimdir bu adam? -Niye bir sarhoşa dua ediyorsun? Babam dedi ki: “Evladım! İşkence günlerimde Allah beni bir sarhoş ile destekledi ve Dayanma gücü verdi. Ellerim, ayaklarım zincirli, hücremden kırbaçlanmaya götürülürken birisi…
Kategori: CİHAD
Resûlullah’ın evine kadar sızmaya kalkışan casuslar
Resûlullah’ın evine kadar sızmaya kalkışan casuslar Camiiden orduya kadar her yere sızan Yahudi ve münafık ajanlar bu kadarla kalmadılar. Daha önemli sırlara vakıf olmak ve daha büyük kötülükler kurgulamak için en mahrem yerlere kadar sızmaya, önemli sırlara ulaşmaya çalıştılar. İşte onlardan birisi teslimiyeti, terbiyesi ve hizmeti ile Peygamber Efendimiz’in takdirini kazanıp özel hizmetini yapacak kadar…
İlim mahfillerine sızan casuslar
İlim mahfillerine sızan casuslar Basın yayını, yazarları ve ilim adamlarını emellerine alet etmekten sakınmayan derin Yahudi güçler ve işbirlikçileri makam-mevki, para ve çıkar dağıtarak olmazsa tehdit ve şantaja başvurarak işlerini halletmeye bakarlar. İlim adamlarını fitneye bulaştırır, hak ile batılı birbirine karıştırırlar. Asr-ı Saadet’te münafık ve Yahudi ajanların öncelikli görevlerinden biri de hem kendi halklarının hem…
Teşkilata sızan casuslar
Camiye (Karargâha ve Teşkilata) sızan casuslar Derin Hıyanet adına çalışan münafıklar istihbarat toplamak, gerçek yüzlerini saklamak veya direk cami ve cemaati hedef almak için camilere sızmaktan sakınmaz, hedeflerine ulaşmak için halkın dini duyguları ile oynarlar. Fitneciler bu metodu, Allah Resulü’nün (a.s.m.) yaşadığı zamandan itibaren hep yaptılar. Müslümanların açıklarını bulmak, plan programlarını öğrenip ona göre konumlanmak,…
İslâm ordusuna sızan casuslar
İslâm ordusuna sızan casuslar İslam ordusu Uhud savaşına giderken Yahudi cıfıtları büyük bir operasyon hazırladılar. Çok önceden Mekke’ye giden bir gurup Yahudi, cahil müşrikleri ve yöneticileri Müslümanlarla karşı alabildiğine cesaretlendirip kışkırttılar. Söyledikleri şiirlerle kâfirlere moral vermek ve gaza getirmekle kalmayıp, maddi destek konusunda da çeşitli vaatlerde bulundular. Plan şuydu: Savaş sırasında münafıklıkla İslam ordusuna katılacak…
Kral Faysal atalarımız hurma ve deve sütüyle yaşıyordu yine öyle yaşayabiliriz ancak artık siz petrolsüz yaşayamazsınız
Son Suudi Arabistan Kralı… Şehit Faysal bin Abdülaziz, Kudüs ve Filistin toprakları üzerindeki İsrail işgaline karşı, Müslüman halkları cihada çağırdığında takvimler 1969’u gösteriyordu. Suriye ve Mısır bu çağrıya cevap vererek 1973’de Kudüs’ün işgalden kurtarılması için Arap ülkelerinin yardımını da alarak 1973’de İsrail’e savaş açar. Suudî Arabistan, batıya akan petrol vanalarını kapatır ve tüm dünyada “petrol…
IRKÇI EMPERYALİZMİN 9 DEVİRLİK İFŞASI
IRKÇI EMPERYALİZMİN 9 DEVİRLİK İFŞASI IRKÇI EMPERYALİZMİN 9 DEVİRLİK İFŞASI Milli Görüş lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Siyonizmin devrelerini anlatıyor. Devlet olmayacak, Türkiye olmayacak, neden bahsediyorum ben size dininden bahsediyorum, Irkçı emperyalizmin dininden bahsediyorum. Planı değil projesi değil, şartı değil, anlaşmasının maddesi değil. Ya dini bu, dini. Neden? burada bir Türkiye olduğu takdirde etrafındaki insanları…
Tarih sürecinde zalimlerin çarkı cahillerin çalışmayan kafaları ile dönmüştür
Muaviye, Amr bin As’a sordu? Ali’nin Zülfikar’ın dan daha güçlü bir Silah tanıyor musun.? Amr, Evet, “Halkın cehaleti” dedi.! Çünkü tarih sürecinde zalimlerin çarkı cahillerin çalışmayan kafaları ile dönmüştür. Hz.ALİ (k.s) Buyurdu..! “Ey insanlar, ☆ akıldan daha faydalı mal, ☆ Cehaletten daha çetin fakirlik, ☆ İyi niyetlilikten daha yetkin vaiz, ☆ İleri görüşlülük gibi akıl,…
MEKKE FETHEDİLMEDEN YAPILAN TAVAFLARI HAC SAYMIYORUZ
MEKKE FETHEDİLMEDEN YAPILAN TAVAFLARI HAC SAYMIYORUZ Fahrettin Paşa Medine’yi teslim etmek zorunda kalınca oradaki kutsal emanetleri alıp İstanbul’a getirdi. Eğer biz Türkler ve Müslümanlar olarak Mekke ve Medine’yi Araplara bırakmış olsaydık; yani devralan insanlar Müslümanlar olsaydı Fahrettin Paşa’nın kutsal emanetleri oradan alıp İstanbul’a getirmesine lüzum yoktu. Gâvura bırakılmaması gereken şeyler olarak onlar İstanbul’a getirildi. Bugün…
Dava adamlığıyla başlayan ve hüsranla biten bir ömür
Dava adamlığıyla başlayan ve hüsranla biten bir ömür… Uzun bir nöbetti bizimkisi… Ümmetin umudu olmak için çıkılan uzun ve zorlu bir yolculuğun nöbeti… Şehir şehir, mahalle mahalle, ev ev tutulacak bir nöbet… Kimimiz terk etti tepeyi, ganimetlerin peşinden koşup gittik. Ne zafere ulaşabildik, ne de ganimet toplayabildik… Ne evlerimizi koruyabildik, ne şehirlerimizi, ne de nesillerimizi……